Zirai don kaç derecede başlar?

Zirai Don Tehlikesi: Kaç Derecede Başlar ve Neler Yapmalı?

Bahçenle, tarlayla uğraşan biri olarak bilirsin, o incecik fidelerin, güzeller güzeli çiçeklerin veya emek verdiğin sebzelerin en büyük düşmanlarından biri zirai dondur. Peki, bu soğuk bela tam olarak kaç derecede kapımızı çalıyor? Gelin, bu konuya somut bilgilerle, deneyimlerime dayanarak dalalım.

Genel olarak, zirai don genellikle hava sıcaklığı 0°C'nin altına düştüğünde başlar diyebiliriz. Ancak işin içine girince durum biraz daha nüanslı. Donun başlangıç derecesi, aslında birkaç faktöre bağlı olarak değişir:

  • Bitkinin Türü ve Hassasiyeti: Her bitkinin dona dayanıklılığı farklıdır. Örneğin, domates fideleri genellikle -1°C ile -2°C arasında zarar görmeye başlarken, bazı dayanıklı otlar veya ağaçlar -5°C'ye, hatta daha altına dayanabilir. Yenibahar gibi hassas çiçekler ise ve daha yüksek sıcaklıklarda bile don riski taşır.
  • Nem Oranı: Havadaki nem, donun etkisini belirgin şekilde değiştirir. Yüksek nemli ortamlarda, hatta 0°C'de bile kırağı (bitki yüzeyinde buz kristalleri oluşumu) dediğimiz olay yaşanabilir ve bu da bitkinin üst kısımlarına zarar verebilir. Daha kuru havalarda ise sıcaklık biraz daha düşebilir, örneğin -2°C veya -3°C'ye kadar donma riski daha azdır.
  • Rüzgar: Hafif bir rüzgar, havanın belirli bir seviyede karışmasını sağlayarak donun etkisini azaltabilir. Ancak çok şiddetli rüzgar, havanın daha hızlı soğumasına neden olabilir.
  • Toprak Nemliliği: Nemli toprak, kuru toprağa göre daha yavaş soğur. Bu da don gecelerinde toprağın çevresindeki havanın biraz daha ılık kalmasına yardımcı olabilir.

Yani demem o ki, yalnızca 0°C'ye bakmak yetmez. Hava durumu tahminlerine bakarken, sadece sıcaklık değil, çiy noktası ve nem oranına da dikkat etmek don riskini daha iyi anlamana yardımcı olur.

Farklı Don Türleri ve Etkileri

Don dediğimizde aklımıza tek bir şey gelmesin. Zirai açıdan baktığımızda başlıca iki tür don var ve bunların bitkilere verdikleri zarar farklılık gösterir:

  • Kırağı Donu: Bu, en sık karşılaştığımız don türlerinden biridir. Genellikle rüzgarsız, açık ve nemli gecelerde, hava sıcaklığı 0°C'ye düştüğünde veya biraz altına indiğinde oluşur. Bitkilerin yüzeyindeki su buharı yoğuşarak buz kristalleri (kırağı) halinde donar. Bu tür don, özellikle bitkilerin yaprak ve çiçek yüzeylerinde zarara yol açar. Genellikle bitkinin üst kısımlarını etkiler.
  • Siyah Don (İç Donma): Bu tür don daha tehlikelidir çünkü bitkinin iç dokularını etkiler. Hava sıcaklığı 0°C'nin altına düştüğünde, bitkinin hücrelerindeki su donar. Bu donma, hücre zarını patlatarak doku ölümüne neden olur. Siyah don, genellikle daha belirgin bir şekilde bitkinin renginde siyaha dönme şeklinde kendini gösterir. Yapraklar, dallar veya meyveler bu donmadan sonra kararır ve kurur. Bu tür don, genellikle soğuk hava kütlelerinin ani girişiyle ve daha düşük sıcaklıklarda (-3°C ve altı) görülür.

Deneyimlerime göre, kırağı donu daha çok yüzeyel bir etkiye sahipken, siyah don bitkinin köklerine kadar ulaşabilen ve daha yıkıcı sonuçlar doğurabilen bir don türüdür.

Don Tehlikesine Karşı Alınabilecek Pratik Önlemler

Şimdi gelelim en can alıcı kısma: Bu soğuk misafir gelmeden neler yapabilirsin? İşte sana birkaç pratik öneri:

  • Sulama: Don tehlikesi olan gecelerde, özellikle akşamüzeri veya gün batımından hemen önce toprağı iyice sulamak, donun etkisini azaltmaya yardımcı olur. Nemli toprak, kuru toprağa göre daha geç soğur ve bu da çevresindeki havanın daha ılıman kalmasını sağlar. Hatta bazı durumlarda, bitkilerin üzerine hafifçe su püskürtmek (özellikle meyve ağaçları için), üzerlerindeki nemin donarak bir buz tabakası oluşturmasını sağlar. Bu buz tabakası, aslında bitkinin iç sıcaklığının 0°C'nin altına düşmesini engeller. Bu yöntemi uygularken dikkatli olmak ve sürekli bir su akışı sağlamak önemlidir.
  • Örtme: En etkili yöntemlerden biri bitkileri örtmektir. Özellikle hassas fideler ve çiçekler için eski çarşaflar, naylon örtüler veya özel don örtüleri kullanabilirsin. Örtüyü, bitkinin gövdesine değmeyecek şekilde gergin tutmak önemlidir. Eğer örtü bitkiye değerse, o kısımlarda donma riski artar. Sabah hava ısındığında örtüleri kaldırmayı unutma ki bitkilerin hava alıp fotosentez yapabilsin.
  • Rüzgar Etkisi Yaratma: Çok düşük sıcaklıklar ve don riski olduğunda, yapay bir rüzgar oluşturmak da faydalı olabilir. Bu, küçük bir fan veya pervane ile yapılabilir. Rüzgar, soğuk havayı dağıtarak ve bitkilerin etrafında daha ılıman bir hava akışı sağlayarak donun etkisini azaltır.
  • Yer Seçimi ve Koruma: Bahçende veya tarlanda don riskinin daha az olduğu yerleri tercih etmeye çalış. Örneğin, yüksek rakımlı ve açık alanlar, vadi tabanlarına göre daha fazla don riski taşır. Ağaçlar veya büyük bitkiler, daha küçük ve hassas bitkiler için doğal bir rüzgar kesici ve koruyucu görevi görebilir.
  • Toprak Malçlama: Kök bölgesini korumak için malçlama yapmak da önemlidir. Saman, kuru yaprak veya talaş gibi organik malzemelerle yapılan malçlama, toprağın sıcaklığını dengelemeye yardımcı olur ve köklerin dona karşı daha dayanıklı olmasını sağlar.

Unutma, hava durumu tahminlerini yakından takip etmek ve bitkilerinin hassasiyetini bilmek, donla mücadelede en büyük silahındır.

Bitki Türlerine Göre Don Toleransı

Her bitkinin dayanıklılığı farklıdır dedik. İşte sana birkaç örnek üzerinden bu farkı daha net anlatayım:

  • Domates, Biber, Patlıcan Gibi Yazlık Sebzeler: Bu bitkiler oldukça hassastır. Genellikle -1°C ile -3°C arasındaki sıcaklıklarda yapraklarında ve gövdelerinde ciddi hasar görmeye başlarlar. Fidelerinizi dikerken, toprak sıcaklığının en az 10-12°C'ye ulaştığından ve gece don riski olmadığından emin olmalısın.
  • Salatalık, Kabak, Karpuz Gibi Kabakgiller: Bunlar da domateslerle benzer hassasiyete sahiptir. Hatta bazen domatesten bile daha hassas olabilirler. -0.5°C ile -2°C arasındaki sıcaklıklar bile bu bitkiler için ölümcül olabilir.
  • Kadifeler, Petunyalar, Hercai Menekşeler Gibi Çiçekler: Bu yıllık çiçekler de genellikle -1°C ile -3°C arasında zarar görür. Özellikle ilkbaharda erken ekilen veya dikilenler, son don tehlikesi geçmeden korunmalıdır.
  • Elma, Kiraz, Kayısı Gibi Meyve Ağaçları: Bu ağaçların çiçekleri ve genç meyveleri dona karşı oldukça hassastır. Çiçeklenme döneminde -2°C ile -4°C arasındaki sıcaklıklar bile meyve verimini ciddi şekilde etkileyebilir. Ağaçların genel dayanıklılığı daha fazla olsa da, çiçeklenme ve meyve tutumu dönemleri en kritik zamanlardır.
  • Mısır: Mısır fideleri de hassastır. Çıkış yaptıktan sonra -1°C sıcaklık bile yapraklarında yanıklara neden olabilir.

Bu rakamlar genel bir fikir vermekle birlikte, dediğim gibi nem, rüzgar gibi faktörler bu değerleri değiştirebilir. Bu yüzden hava durumu raporlarını dikkatle takip etmen, işin sırrı.