2018'de faizler ne kadardı?
İçindekiler
2018 yılı, Türkiye ekonomisi için dalgalanmaların ve önemli değişimlerin yaşandığı bir dönemdi. Bu dönemde faiz oranları, hem yatırımcılar hem de tüketiciler için kritik bir gösterge olarak yakından takip edildi. Peki, 2018'de faizler ne kadardı ve bu oranlar ekonomiyi nasıl etkiledi?
2018 Yılında Merkez Bankası Faiz Kararları
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2018 yılında enflasyonla mücadele ve fiyat istikrarını sağlama amacıyla çeşitli faiz kararları aldı. Yılın başlarında daha temkinli bir duruş sergileyen TCMB, kurdaki yükseliş ve enflasyonist baskıların artmasıyla birlikte sıkı para politikası uygulamaya başladı. Bu kapsamda, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı, kademeli olarak yükseltildi.
Özellikle Ağustos ayında yaşanan kur şoku sonrasında TCMB, piyasaların beklentilerini aşan bir kararla faiz oranlarını önemli ölçüde artırdı. Bu artış, Türk lirasının değer kaybetmesini engellemek ve enflasyonu kontrol altına almak amacıyla yapıldı. Ancak, yüksek faiz oranları da ekonomik aktivite üzerinde baskı oluşturarak büyümeyi yavaşlatma potansiyeli taşıyordu.
Ticari Krediler ve Konut Kredisi Faiz Oranları
TCMB'nin faiz artırımları, ticari krediler ve konut kredisi faiz oranlarını da doğrudan etkiledi. Yıl boyunca ticari kredi faizleri yükselirken, bu durum özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ'ler) için finansmana erişimi zorlaştırdı. Yüksek faizler, yatırım kararlarını ertelemeye veya iptal etmeye neden olabilirken, şirketlerin maliyetlerini de artırdı.
Konut kredisi faiz oranları da 2018'de önemli ölçüde yükseldi. Bu durum, konut satışlarında düşüşe ve inşaat sektöründe daralmaya yol açtı. Yüksek faizler, ev sahibi olmak isteyenlerin alım gücünü azaltırken, mevcut konut sahiplerinin de kredi ödeme yükünü artırdı.
2018 Faiz Oranlarının Ekonomiye Etkileri
2018'deki yüksek faiz oranları, Türkiye ekonomisi üzerinde hem olumlu hem de olumsuz etkiler yarattı. Olumlu yönüyle, Türk lirasının değer kaybını kısmen durdurarak enflasyonun daha da yükselmesini engelledi. Ayrıca, Türkiye'nin risk primini düşürerek dış finansmana erişimi kolaylaştırmaya yardımcı oldu.
Ancak, yüksek faizler aynı zamanda ekonomik aktiviteyi yavaşlattı, işsizliği artırdı ve şirketlerin karlılığını olumsuz etkiledi. Özellikle inşaat ve otomotiv gibi sektörlerde talep daralması yaşanırken, bu durum genel ekonomik büyümeyi de olumsuz etkiledi.
2018 yılında yaşanan faiz artışları, Türkiye ekonomisi için zorlu bir dönemin başlangıcı oldu. Bu dönemde alınan kararlar, sonraki yıllarda ekonominin seyrini önemli ölçüde etkiledi. Yüksek faiz oranları, kısa vadede enflasyonu kontrol altına alma amacı güderken, uzun vadede büyüme üzerinde baskı oluşturdu.