Dağlık Karabağ kimin toprağı?
İçindekiler
Dağlık Karabağ, Güney Kafkasya'da yer alan, karmaşık bir tarihi ve siyasi statüye sahip bir bölgedir. Yıllardır süregelen anlaşmazlıklar ve çatışmalar, bölgenin kimin toprağı olduğu sorusunu daha da karmaşık hale getirmiştir. Bu yazımızda, Dağlık Karabağ'ın tarihine, demografik yapısına ve hukuki statüsüne yakından bakarak bu soruyu anlamaya çalışacağız.
Dağlık Karabağ'ın Tarihsel Arka Planı
Dağlık Karabağ'ın tarihi, antik çağlara kadar uzanmaktadır. Bölge, tarih boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Orta Çağ'da Ermeni prenslikleri ve beylikleri burada hüküm sürmüştür. 19. yüzyılın başlarında Rus İmparatorluğu'nun kontrolüne giren Dağlık Karabağ, bu dönemde de karmaşık bir demografik yapıya sahipti. Hem Ermeniler hem de Azeriler bölgede yaşamaktaydı.
Sovyetler Birliği'nin kurulmasıyla birlikte, Dağlık Karabağ Özerk Oblastı, Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'ne bağlı olarak kurulmuştur. Bu durum, Ermenistan ve Dağlık Karabağ Ermenileri tarafından hoş karşılanmamış ve bölgede gerginlikler yaşanmaya devam etmiştir.
Demografik Yapı ve Etnik Çatışmalar
Dağlık Karabağ'ın demografik yapısı, bölgedeki anlaşmazlıkların temel nedenlerinden biridir. Sovyet döneminde Ermeniler, bölge nüfusunun çoğunluğunu oluşturmaktaydı. Ancak, Azerbaycan'ın bağımsızlığını ilan etmesiyle birlikte, Dağlık Karabağ'daki Ermeniler, kendi bağımsızlıklarını ilan etmişlerdir. Bu durum, Azerbaycan ile Ermenistan arasında şiddetli bir savaşa yol açmıştır.
Savaş sonucunda, bölgedeki Azeri nüfusu büyük ölçüde yerlerinden edilmiş ve Dağlık Karabağ, Ermeni kontrolüne geçmiştir. Bu durum, Azerbaycan tarafından işgal olarak kabul edilmektedir ve bölgedeki gerginlik hala devam etmektedir. 2020 yılında yaşanan çatışmalar, bölgedeki durumu daha da karmaşık hale getirmiştir.
Hukuki Statü ve Uluslararası Hukuk
Dağlık Karabağ'ın hukuki statüsü, uluslararası hukuk açısından tartışmalıdır. Azerbaycan, bölgeyi kendi topraklarının bir parçası olarak kabul etmektedir ve uluslararası toplumun büyük bir çoğunluğu da bu görüşü desteklemektedir. Ancak, Dağlık Karabağ'daki Ermeni nüfusu, kendi bağımsızlıklarını ilan etmiş ve bir devlet kurmuşlardır. Bu devlet, uluslararası toplum tarafından tanınmamaktadır.
Uluslararası hukuk, toprak bütünlüğünü ve halkların kendi kaderini tayin etme hakkını korumaktadır. Ancak, bu iki ilke arasındaki denge, Dağlık Karabağ örneğinde olduğu gibi, karmaşık durumlara yol açabilmektedir. Bölgedeki sorunun çözümü, tarafların uzlaşması ve uluslararası hukuka uygun bir çözüm bulunmasıyla mümkündür.
Dağlık Karabağ sorunu, karmaşık tarihi, demografik ve hukuki boyutları olan bir sorundur. Bölgenin kimin toprağı olduğu sorusunun cevabı, tek bir cümleyle verilemez. Tarafların diyalog yoluyla bir araya gelmesi ve uluslararası toplumun desteğiyle adil ve kalıcı bir çözüm bulunması, bölgedeki barış ve istikrarın sağlanması için elzemdir.