Mondros Ateşkes Antlaşması'nın hangi maddesinde işgallere açık hale geldik?

14.03.2025 0 görüntülenme

Mondros Ateşkes Antlaşması, Osmanlı İmparatorluğu için bir dönüm noktasıydı. İtilaf Devletleri ile imzalanan bu antlaşma, ülkenin fiilen işgaline zemin hazırlayan maddeler içeriyordu. Peki, hangi madde veya maddeler Osmanlı topraklarını işgallere açık hale getirdi? Gelin, bu önemli tarihi olayı daha yakından inceleyelim.

Mondros Ateşkes Antlaşması'nın İmza Süreci

1. Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru, Osmanlı İmparatorluğu savaşta yenik düşmüş ve müttefikleri de cephelerde zor durumda kalmıştı. Bu durum üzerine, Osmanlı hükümeti İtilaf Devletleri ile ateşkes görüşmelerine başladı. Görüşmeler sonucunda, 30 Ekim 1918'de Limni Adası'nın Mondros Limanı'nda Mondros Ateşkes Antlaşması imzalandı. Antlaşmayı Osmanlı adına Bahriye Nazırı Rauf Bey imzaladı.

Antlaşmanın imzalanmasıyla birlikte, Osmanlı İmparatorluğu fiilen sona ermiş sayılıyordu. Zira antlaşma, ülkenin toprak bütünlüğünü ve bağımsızlığını ciddi şekilde tehdit eden hükümler içeriyordu.

Ünlü 7. Madde ve İşgallerin Başlangıcı

Mondros Ateşkes Antlaşması'nın en kritik maddelerinden biri, şüphesiz ki 7. maddeydi. Bu maddeye göre, "İtilaf Devletleri, güvenliklerini tehlikede gördükleri herhangi bir stratejik noktayı işgal etme hakkına sahip olacaklardır." Bu ifade, son derece geniş ve yoruma açık bir şekilde formüle edilmişti. Dolayısıyla, İtilaf Devletleri bu maddeyi bahane ederek, istedikleri herhangi bir bölgeyi işgal edebileceklerdi.

7. madde, İtilaf Devletleri'ne adeta sınırsız bir yetki veriyordu. Bu madde sayesinde, ülkenin dört bir yanında işgaller başladı. İngilizler Musul'u, Fransızlar Adana ve çevresini, İtalyanlar ise Antalya ve Konya'yı işgal etmeye başladılar. Bu işgaller, Türk halkının tepkisini çekti ve Milli Mücadele'nin başlamasına zemin hazırladı.

Diğer Kritik Maddeler ve Etkileri

Sadece 7. madde değil, Mondros Ateşkes Antlaşması'nın diğer maddeleri de Osmanlı İmparatorluğu'nun işgaline zemin hazırladı. Örneğin, ulaşım ve haberleşme araçlarının İtilaf Devletleri'nin kontrolüne bırakılması, ordunun terhis edilmesi, silah ve cephanelerin teslim edilmesi gibi maddeler, ülkenin savunmasız kalmasına neden oldu.

  • 24. Madde: Vilayet-i Sitte olarak bilinen altı doğu ilinde (Erzurum, Van, Harput, Sivas, Diyarbakır, Bitlis) karışıklık çıkarsa, İtilaf Devletleri bu bölgeleri işgal edebilecekti.

Bu maddeler, ülkenin her köşesinde İtilaf Devletleri'nin serbestçe hareket etmesine olanak tanıyordu. Osmanlı hükümeti, bu antlaşma ile resmen bağımsızlığını yitirmiş ve İtilaf Devletleri'nin kontrolüne girmişti.

Mondros Ateşkes Antlaşması, Türk tarihi için acı bir ders niteliğindedir. Antlaşmanın sonuçları, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesi verme kararlılığını artırmış ve Milli Mücadele'nin zaferle sonuçlanmasına katkı sağlamıştır. Unutulmamalıdır ki, tarih bilinci geleceğimizi şekillendirmede önemli bir role sahiptir.